Bülten
Özel uzman ipuçları, kullanıcı raporları ve daha fazlası.
Ekim 2018, hava yolculuğu için tarihi bir dönüm noktasına işaret ediyor: devasa yeni İstanbul Büyük Havalimanı'nın (IGA) açılışı. İGA'daki havalimanı güvenlik yönetiminin büyük bir bölümünün "gözlerini" sağlama sorumluluğu, Almanya merkezli üretici Dallmeier tarafından üretilen patentli Panomera® çok odaklı sensör sistemleri ve SeMSy® video yönetim yazılımına aittir. Sonuç: altyapıdan önemli ölçüde tasarruf ve inişten kalkışa kadar kesintisiz izleme.
Bizim müşterimiz: İstanbul Büyük Havalimanı (IGA)
İstanbul Havalimanı, Ekim 2018'de İstanbul şehir merkezinin kuzeybatısındaki Arnavutköy ilçesinde açılan uluslararası bir ticari havalimanıdır. Havalimanı 2020 yılında Skytrax'tan "5 Yıldızlı Havalimanı" ve "5 Yıldızlı COVID-19 Havalimanı" ödüllerini alarak beş yıldız alan 14 havalimanından biri olmuştur.
Üstünlüklerin havalimanı
En son teknolojiler, dikkat çekici mimari ve olağanüstü kapasiteler yeni İstanbul Grand Airport 'un (IGA) ayırt edici özellikleridir. Yıllık 200 milyon yolcu kapasitesi, beş terminali ve altı pistiyle 76 milyon metrekarelik bir alana yayılan İGA, dünyanın en önemli havacılık merkezlerinden biri olacak. Ödüllü havalimanı güvenlik konusunda da taviz vermiyor. Uçak hareketlerinin kapsamlı görsel izlenmesi ve yönetimi için IGA, Panomera® kamera ekipmanı ve Dallmeier'in "SeMSy®" video yönetim yazılımında tam kapsamlı yer kontrolü için ideal ürünleri buldu. Proje, Dallmeier Türkiye Satış Ofisi ve sistem entegratörü Proline ile işbirliği içinde planlandı, yürütüldü ve uygulandı.
Uçak hareketleri kontrol altında
Bir havalimanının büyüklüğü neredeyse 11.000 futbol sahasına eşit olduğunda, günlük operasyonlar sırasında güvenlik en yüksek önceliğe sahiptir. Operatörler tüm uçak hareketlerini izlemek için kamera ekipmanına güveniyor. Panomera® pist sistemleri iniş yaklaşması sırasında uçakları izlemeye başlar ve pistten taksi yoluna geçerken onları takip etmeye devam eder. Apron alanında, buz çözme bölgelerinin yanı sıra diğer Panomera® sistemleri de görevi devralır. Terminal kapıları ve kalkış da güvenlik kameralarıyla aynı şekilde kapsamlı bir şekilde görüntülenir. En önemli husus, IGA'daki güvenlik yöneticilerinin sadece tehlikeli durumları değil, aynı zamanda olayları da hızlı bir şekilde tanımlayabilmeleri, analiz edebilmeleri ve doğrulayabilmeleridir. Bunun için, ilgili amacı tam olarak yansıtacak şekilde uyarlanmış bir minimum çözünürlük vazgeçilmezdir. Bu, tek bir optik sistem içinde sekiz adede kadar lens ve sensörü birleştiren patentli Panomera® çok odaklı sensör teknolojisinin karakteristik avantajlarından biridir. Bu, en az sayıda kamerayla en geniş alanların yakalanmasını sağlar ve altyapı ile işletme çabasını en aza indirir.
Bir uçağın kuyruk numarasını uzaktan tanıma
Uçağın kuyruk numarası, kalkış ve iniş prosedürleri sırasında meydana gelen olayların belirlenmesini sağlamak için çok önemlidir. Bu nedenle, havaalanı personelinin iniş ve kalkış yapan her uçağın kuyruk numarasını kaydetmesi gerekir. Beklenmedik bir şey olursa, kuyruk numarasıyla birlikte olayın meydana geldiği zaman kesin olarak belirlenebilir ve iddia araştırılabilir. IGA'daki özel zorluk, güvenlik kamerasının kuyruk numarasının hatasız okunabilmesi için çok uzak mesafeden bile yüksek çözünürlüklü görüntü malzemesi sağlaması gerektiği gerçeğinde yatmaktadır.
Bir kamera karşılaştırma çalışmasında, yalnızca Panomera® çok odaklı sensör sistemi bu görevi uzun mesafeden etkili bir şekilde yerine getirebildi ve gerekli görüntü kalitesini ve görüntü çözünürlüğünü sağlayabildi. Proline Güvenlik Sistemleri Çözüm Müdürü Hamza Aybey şöyle anlatıyor: "Mümkün olan en iyi teknolojiyi arıyorduk. Çözülmesi gereken problem şu şekilde tanımlanmıştı: Az sayıda kurulum noktası ve uzun mesafelere rağmen, uçağın kuyruk numarası net bir şekilde okunabilmelidir. Elde ettiğimiz optimum görüntü kalitesine sahip tek tatmin edici sonuçlar Panomera® ile elde edildi."
Panomera® geniş alanlarda ve uzun mesafelerde yeteneklerini kanıtlıyor
Dallmeier, Panomera® çok odaklı sensör sistemini uzun mesafeleri ve geniş alanları yakalamak için özel olarak geliştirdi: Farklı odak uzunluklarına sahip lensleri ve sensörleri tek bir optik ünitede birleştiren kamera, yalnızca çok az sayıda kamera sistemi kullanarak görüntünün tüm alanlarında tek bir geniş uzamsal bağlamda yüksek çözünürlük sunar. Bu sayede havalimanı, geleneksel çözümlere kıyasla altyapı maliyetlerinin önemli bir kısmından tasarruf ediyor.
Sanal Kule konseptiyle hava trafik kontrolü
Lale şeklindeki ödüllü Hava Trafik Kontrol kulesi - lale Türkiye'nin "ulusal çiçeğidir" - aynı zamanda dünyanın en zarif kontrol kulesi olarak tanımlanmaktadır. Ancak asıl kontrol merkezi, kulenin ucundan metrelerce uzakta konumlandırılmıştır - hava sahasına doğrudan görüş hattı yoktur. Modern bir havalimanı olarak İGA bu nedenle "Sanal Kule" prensibini uygulamaktadır. Operatörler, kule aracılığıyla uçak hareketlerini izlemek yerine, video kameralardan dış dünyanın gerçek görüntüsünü heybetli bir monitör duvarında alırlar. Yaklaşık 40 monitör ile operatörler, kameralar tarafından sağlanan çeşitli gözetim alanlarındaki olayları takip ederler.
SeMSy® ile Video Yönetimi
Analizler ve kullanıcı kontrolü için İstanbul havalimanı SeMSy® video yönetim sistemini kullanıyor. Sanal kuledeki operatörler canlı akışlara erişebilir veya çok çeşitli arama özelliklerini ("Comfort Search") kullanarak kaydedilen sekansları hızlı ve verimli bir şekilde filtreleyebilirler. Çeşitli erişim ayrıcalıklarına sahip çok sayıda kullanıcı ve operatörün sistemlere erişimi, kapsamlı bir kullanıcı hakları yönetimi işlevine sahip SeMSy® tarafından yönetilmektedir.
3D planlama zaman ve maliyet tasarrufu sağlar: Ne planlarsanız onu elde edersiniz
İstanbul havalimanı halihazırda dünyanın en büyük havalimanlarından biri. Bu muazzam inşaat projesi zorlu bir takvime tabiydi. Havalimanı 76,5 milyon metrekarelik bir alan üzerine sadece üç yıl içinde inşa edildi. Dallmeier planlama aşamasını en başından itibaren kapsamlı bir 3D proje planıyla desteklediği için inşaat aşamasındaki değişiklikler gözetim çözümünü planlayanlar için ekstra bir engel teşkil etmedi. Bu "dijital ikiz" içinde, 3D planlama ekibi uygulamayı yeni inşaat aşamalarına ve değişikliklere göre hızlı ve esnek bir şekilde uyarlayabildi. "Planlama aracı mükemmel bir yardımcı oldu. Dallmeier Türkiye Satış Müdürü Orhan Yörükoğlu, 3D planlamanın yardımıyla, nihai planda veya kurulum ve devreye alma sırasında hiçbir sürpriz yaşanmadı" diyor.
"Bu da müşterinin planlamaya büyük bir güven duymasını sağlıyor." Bir diğer önemli avantaj da kameranın kendisinden kaynaklanıyor: Olağanüstü sensör konsepti sayesinde çok daha az sayıda kameraya ve buna bağlı olarak daha az sayıda kurulum noktasına ihtiyaç duyuluyor, bu da ilgili planlama miktarını azaltıyor.
Regensburg FAT Merkezinde yeşil ışık
Proje nihayet devreye alınmadan önce, IGA Güvenlik Sistemleri Şefi Kamuran Koçak ve Proline Güvenlik Sistemleri Çözüm Müdürü Hamza Aybey, sistemlerin tam işlevsel kalitesine kendilerini ikna etmek için Regensburg'daki FAT (Fabrika Kabul Testi) Merkezini birlikte ziyaret ettiler. FAT'de tüm sistemler devreye alınmadan önce simüle edilmiş gerçek zamanlı operasyonda kapsamlı testlere tabi tutuluyor. 3D planlamaya ek olarak, nihai uygulamadan önceki bu adım aynı zamanda zaman ve para tasarrufu sağlar ve müşteri sonunda herhangi bir "kötü" sürprizle karşılaşmaz. İGA Güvenlik Sistemleri Şefi Kamuran Koçak özetle şunları söylüyor: "'Ne planlarsak onu alırsınız' ilkesinden kesinlikle çok memnunum. Profesyonel ön planlama ve testler bize planlama konusunda %100 güven verdi."
Geleceğe dönük ürünler
Kurulan Dallmeier sistemleri - kameradan kayıt sistemine ve video yönetim sistemine kadar - açık sistem mimarisi ve ölçeklenebilirliği sayesinde uzun vadede uyarlanabilir ve yükseltilebilir. Bu da yüksek uyumluluk ve sürdürülebilirlik sağlar. Sistem "eskimez", havalimanı istediği zaman yeni bileşenleri ve sistemleri entegre edebilir.